ŞEKİL DEĞİL MUHTEVA ÖNEMLİDİR                       12.05.2012

İnsan sıradan bir varlık değildir. Allah insanı eşrefi mahlûkat olarak yaratmıştır. İnsan batılıların dediği gibi günahkâr değil, günahsız olarak tertemiz bir fıtratla doğmaktadır.

Batılılar kendi anlayış ve itikatlarına göre eğitim yapmaktadırlar. Batılıların eğitim anlayışlarının içinde Tevhit yoktur, Ahiret inancı yoktur, temizlik, edep iffet, hayâ ve ahlak yoktur. Adalet yoktur İslam yoktur. Batının eğitim anlayışından bize hayır gelmez.

Eğitimde Son zamanlarda bizleri zahiren sevindiren bir takım müspet gelişmeler olmuştur. Bunlara karşı çıkmamız söz konusu değildir. Ancak muhteva olduğu gibi yerinde durmaktadır. Muhtevada köklü değişikliler yapılmadan sadece şekilde yapılan değişikliklerle netice alınması imkânsızdır.  

Okul kitapları tam bir faciadır. Bu okul kitapları AB kriterlerine göre hazırlandığı için faciadır. Tarih, Coğrafya, Hayat Bilgisi, Biyoloji gibi ders kitaplarında Kur´an´a bir tek atıf yoktur.  Bu okul kitaplarında ´Bu kâinatı kim yarattı?´ sorusunun cevabı yoktur. Okutulan din ve ahlak bilgisi kitapları Ilımlı İslam, Dinler arası diyalog, medeniyetler ittifakı çalışmalarının etkisiyle coçuklarımıza İslam dini yerine batılıların ve Siyonistlerin arzuladığı karışık, karmaşık bir karma din telkin etmektedir. Bizim eğitim sistemimiz gerçekte batı medeniyetini referans almıştır. Batı medeniyeti gerçekte muharref Tevrat ve İncil medeniyetidir. Bu medeniyet İslam itikadına göre bir inkâr ve şirk medeniyetidir. Çıkarcı ve zalimdir. Bu medeniyetin değerleri Salih insan yetiştirmez, zalim insan yetiştirir.

Batı ahlaken de tam bir çöküş içindedir. Aile hayatları yoktur. Edep, haya, iffet yoksunudurlar.

İslam´ın münker dediği ne varsa hepsini kendileri için değer saymışlardır. Sapık cinsel eğilimleri özgürlük kapsamında meşrulaştırmışlardır. Onlara göre cinselliğin helalleri ve haramları yoktur. Kim kimi istiyorsa ciftleşebilir.

Batının aydınlanma dediği şey bir Yahudileşme hareketidir. Bu tespitin en büyük delili de büyük aydınlanmacı 1523´te "İsa Mesih Yahudi Olarak Doğdu" adlı kitabın yazarı Martin Lutherin şu sözüdür: "Yahudiler, dünyadaki en üstün kanı taşımaktadırlar. Kutsal Ruh, onların eliyle Kutsal Kitabı dünyaya yaymıştır. Onlar Tanrı´nın çocuklarıdır, biz ise yabancılarız. Aslında, Kenanlı kadının hikâyesinde anlatıldığı gibi, bizler sahiplerinin masasından düşen ekmek kırıntıları ile yetinen köpekler gibi olmalıyız." demiştir.

16. yüzyılda Kanuni Sultan Süleyman komutasındaki Osmanlı orduları Avrupa´nın içlerine doğru ilerlerken, Protestan mezhebini kuran Martin Luther de, ´Son nefesimi verene kadar Türklere ve Türklerin Tanrısına karşı çarpışırım´ diyordu.

Batının doğru sözü de işi de yoktur. Batının bütün saadeti zulüm, sömürü ve ifsat üzerine bina edilmiş sahte bir saadettir. Böyle olduğu içindir ki yetişen nesiller cinnet halindedir ve ilk saldırdığı kimse de öğretmenler olmaktadır. Çocuğun kalbine Allah korkusunu, sevgi ve şefkati koymazsanız yeri gelir ana baba katili olur, yeri gelir öğretmen katili olur, yeri gelir başbakan ve büyüklerini taşlar.

Böyle bir batıya ve değerlerine dayanan hiçbir işten özellikle Talim ve Terbiyeden hayır gelmez.

ASLIMIZA DÖNMEK ZORUNDAYIZ

İslam´a dayanmayan hiçbir işten hayır gelmediği gibi eğitimden de hayır gelmez.

Çünkü İslam´ın Allah, İnsan ve Çevre hakkında ortaya koyduğu görüşler nesillerin topluma faydalı bireyler olarak yetişmelerini sağlayacak niteliktedir. İslam insanlar arasında Üstün insan ve ötekiler diye ayrım yapmaz. İnsanlar arasındaki üstünlüğü takvada gören bir anlayışa sahiptir. İslam´ın temel esaslarına göre eğitilmiş bir insan kendinden fedakârlıkta bulunarak başkalarına faydalı olmaya çalışır. Hâlbuki materyalizm, batı ve ırkçı emperyalizmin itikadına göre yetiştirilen insan ise, dünyacı yetiştirildiğinden kendi çıkarlarını önceler ve başkalarının saadeti için çalışma erdeminden yoksun olur. Erbakan hocamızın dediği gibi batı on sekiz yaşına giren oğlundan kira alma hakkını elde edeceği için sevinen babalar diyarıdır.

İslam´ın temeli sevgi ve şefkattir. Bunun için İslamsız eğitim ve öğretim saadet getirmez, yıkım getirir.

İslamsız insan yaşayamaz, İslamsız fert çöker, aile çöker, toplum çöker, kurumlar çöker, dünya çöker. Bu gerçeği yaşayan herkes görmek zorundadır.

Çünkü İslam, Allah, İnsan ve Çevre arasında olması gereken uyumu adaletle sağlayan tek dindir.

İslam  ´Yaratan Rabbinin adıyla oku." emri ile okumaya bir nitelik ve kudsiyyet kazandırmıştır. İslam ´Bismillahirrahmânirrahim ile başlamayan her iş bereketsizdir, devam etmez ve köksüzdür´ esası gereği her alanda olduğu gibi besmelesiz bir eğitim ve öğretimden hayır gelmeyeceğini ilan eder.

İslam ´Sizin en hayırlınız Kur´an-ı Kerim´i öğrenen ve onu başkalarına öğretenlerinizdir´hükmü ile eğitimin ancak Kur´an ile anlamlı olacağını açıklar.

İslam´da eğitimin muhtevası Allah´ı bilmek ve tanımak, insanı bilmek ve tanımak esasına dayanır.

Çözüm ve Öneriler

Talim ve terbiyemiz materyalizme, batıcılığa AB kıstaslarına değil Hakka yani İslam´a dayanmalıdır. Okul kitapları yeniden yazılmalı ve batı kaynaklı bütün fikirlerden arındırılmalıdır. Eğitimin muhtevası İslamileştirilmelidir. Bu yapılmadan olmaz. Okullarımızda ibadet hürriyetinin önündeki bütün engeller kaldırılmalıdır. Cuma günü mesaisi öğretmen ve öğrencilerin Cuma namazına gitmelerine imkân verecek şekilde yeniden düzenlenmelidir.

İslam hem dini ve ahlak olarak hem de bir hayat tarzı olarak en mükemmel şekilde öğretilmelidir. Bütün okullara İbadet yerleri açılmalıdır. Özel İmam Hatip Lisesi açma yasağı kaldırılmalıdır.

En kaliteli üniversiteleri bizler kuralım. Talim ve terbiyede yeni bir dünyayı birlikte inşa edelim.

Zafer inananlarındır ve zafer yakındır.

                                                                                                                                                                                                                                                         Halil AKPINAR

                                                                                                                                                                                                                                                         Şube Başkanı

                                                                                                                                                                                                                                                            Denizli Öğ-der yönetimi adına